23 Temmuz 2013 Salı

OZON TEDAVİSİNDE MADRİD DEKLERASYONU

OZON TEDAVİSİNDE MADRİD DEKLERASYONU
     
    Bu Deklarasyon; İspanya Ozon Tedavisi Tıp Profesyonelleri Topluluğu (AEPROMO) himayesinde, 3- 4 Haziran 2010 tarihlerinde, Madrid’de Kraliyet Tıp Akademisi’nde yapılan “Uluslararası Ozon Tedavisi Okulları (ekolleri)Toplantısında” onaylanmıştır

    Ozon’un 1840’da Christian Friedrich Schönbein tarafından keşfedilmesinden sonra, dünyanın farklı yerlerinde tıbbi kullanımının arttığı; sağlık çalışanlarının Ozon’un nasıl etkili olduğu ve faydalarının neler olduğu konusuna daha fazla ilgi gösterdikleri; ozon terapistlerinin sayısının tüm dünyada artmaya devam ettiği ve her geçen gün daha fazla sayıda hastanın bu tedaviden yarar sağladığı, bununla birlikte herkes tarafından kabul edilmesinin kolay olmadığı, tıp camiası içerisinde hala direnç bulunduğu ve yasal alanda işlevsellik kazanması için daha fazla ve koordineli çaba gerektireceği konularının dikkate alınması gerektiğikonusunda mutabakata varılmıştır.

   Ozon tedavisinin kullanılmasıyla ilgili klinik öncesi araştırma ve klinik çalışmaların ciddi bilimsel özenle Küba, Almanya, İtalya, Rusya ve diğer ülkelerde yürütüldüğü ve farklı tıbbi protokollerde de kullanımını destekleyen sonuçlar elde edildiği hatırlatılmıştır.

   Bu  tıbbi  tedavinin  oldukça  geniş bir  doz  aralığında  kullanılmasını  olanaklı  kılan zararsız özelliğinin ve klinik öncesi çalışmalar ile genotoksik, toksikoloji ve klinik çalışmalarla  da  sağlanan  faydanın  teyit  edildiğinin  akılda  tutulması gerektiği vurgulanmıştır.

   Temelde gerekli tıbbi araştırmayı sürdürebilmek için ihtiyaç duyulan mali desteğin olmaması ve yanı sıra Ozon Tedavisi Camiası ve araştırmacıları için neredeyse kalıcı bir güçlük haline gelen, çeşitli engellere rağmen tıbbi ozonla yapılan araştırmalar ve elde edilen klinik deneyimlerde ilerleme kaydedildiği belirtilmiştir.

   Dünyada faaliyet gösteren bütün ozon terapistlerinin, ozon tedavisi uygulamasını doğru ve güvenli bir şekilde ileriye taşıyabilmesi için organize olmaları, birlikte faaliyetler planlamaları, özel hedeflere yönelik çalışmalar yapmalarının kesinlikle zorunlu olduğu ifade edilmiştir.

   Tıbbi çevrelerin standardize etmek istediği farklılıklar olduğu ve hali hazırda bir ilerlemenin gerçekleştiğini dikkate alarak; hatalı uygulama (malpratik) olasılığını etkili şekilde aşmak için gerekli olan yerlerde en iyi uygulamaları belirleyen prosedür ve protokollerin, tıbbi tanımlarının yanı sıra iyi klinik uygulama kurallarının geliştirilmesine devam edilmesi gerektiği kabul edilmiştir. Ozon tedavisi uygulamaları Dünyada ilk olarak 2007 yılında Rusya’da Federal Hizmetler Halk Sağlığının Kontrolü ve Sosyal Gelişme İdaresi tarafından yasallaştırılmıştır. 2009 yılında Küba’da Halk Sağlığı Bakanlığı tarafından, ispanya’da, Baleric Adaları ve Kanarya Adaları (2007), Madrid (2009) ve Galicia, Castilla-La Mancha ve Castilla y León (2010) Özerk Toplumları tarafından yasallaştırılması, Đtalya’da Lombardy (2003), Emilia-Romagna (2007) ve Marche (2009) Bölgeleri tarafından ozon tedavisi yönünde önemli ilerlemeler gerçekleştirilmesi ve Lazio Đdare Mahkemesi tarafından lehte mahkeme kararlarının verilmesi (1996 ve 2003) memnuniyetle karşılanmıştır. “Uluslararası Ozon Tedavisi Okulları Toplantısındaki” konuşmacıların yanı sıra aynı toplantıda bulunan ozon tedavisi dernekleri aşağıdaki sonuçları kabul etmişlerdir

SONUÇLAR
Birinci: Bu Deklarasyonun “Öneriler” bölümü içerisinde ayrıntıları anlatılan “Ozonun Kullanımının Terapötik Sınırları”nı onaylamak.
İkinci:  Bu tedavinin sahip olduğu büyük faydalarla ilgili bilgilerin artmasının devamında, Ozon tedavisi sahasında meydana gelen hem olumlu hem de olumsuz bilgi, araştırma ve deneyimlerin alışverişini artırmak, araştırma sonuçlarının bu konuda uzmanlaşmıştıbbi dergilerde yayınlanmasını teşvik etmek.
Üçüncü:  Sağlık  araştırmacılarını  yaratıcı  çabalarını  artırmaları  yönünde cesaretlendirmek  ve  böylece  ozon  tedavisinin  kontrollü  klinik  çalışmaların geliştirilmesi  çerçevesinde  terapötik  faydalarını  etkili ve  güvenli  şekilde sergilemesinin devam etmesini sağlamak.
Dördüncü:Yeni gelişmeleri dikkate alarak ve kaliteyi artırmak ve farklı alanlarda homojen tedaviler oluşturmak görüşü doğrultusunda her yöntem için, iyi klinik uygulamalara yönelik Standart Uygulama Usullerinin yaratılmasını teşvik etmek. Beşinci:  Ozon tedavisi konusundaki bilgilerimizi arttıracak araştırmaları cesaretlendirip teşvik edecek, bulguları ve amaçları paylaşarak, organize edilecek her bilimsel kongre/toplantının gerçekleştirilen ilerlemeyi yansıtan, başarılı ve gerçekleştirilebilir hedefler koyan sonuçları kabul etmesinisağlayan sistematik çabaları sergilemek. Farklı bilimsel topluluklar arasında uluslararası düzeyde kriterlerin uyumlaştırılması ve tekdüzeleştirilmesi yönünde çalışmak.
Altıncı:Ozon tedavisini uygun şekilde yasallaştırılmak ve yasal durumun sağladığı memnuniyeti yaşamak için ozon tedavisinin henüz yasallaştırılmadığı ülkelerdeki farklı toplulukların sürecin yasallaştırılması yönünde çalışmalarını cesaretlendirmek.
Yedinci: Ders kitaplarının hazırlanmasını, ozon tedavisi konusunda teorik derslerin ve uygulamalı eğitimin organizasyonunu cesaretlendirmek ve böylece bu tedaviyi uygulayanların sağlam bilgi zemininde çalışmalarını sağlayarak, bu suretle hastalara mutlak surette daha etkin, daha faydalı bir sağlık bakım hizmetinin yansıtılmasına zemin hazırlamak. “Uluslararası Ozon Tedavisi Okulları Toplantısındaki” konuşmacıların yanı sıra aynı toplantıda bulunan katılımcılar aşağıdaki önerileri kabul etmişlerdir

ÖNERİ

    “Madrid Deklarasyonunun” ekinde ayrıntıları anlatılan ve bu belgenin ayrılmaz parçasını oluşturan “Ozonun Kullanımının Terapötik Sınırları”, Ozon terapistleri için; tedavilerini daha dikkatli ve sistematik şekilde uygulayabilmeleri için bir referansolarak kabul edilecektir. "Ozonun Kullanımının Terapötik Sınırları” farklı ülkelerdeki bilimsel araştırmaların özetidir ve uzun yıllara dayanan deneysel ve klinik çalışmanın sonuçlarıdır.
“Uluslararası Ozon Tedavisi Okulları Toplantısındaki” konuşmacıların yanı sıra aynı toplantıda bulunan katılımcılar olarak Bizler; araştırma, eğitim, bilgi ve hasta bakımı alanlarında ozon tedavisi lehine yaptığı anlamlı ve önemli katkılar nedeniyle, ozon tedavisinin geçmişinde en önemli öncülerden birisi olarak kabul edilmesi gereken, Siena Üniversitesi Emeritus Fizyoloji Profesörü Dr. Velio Bocci’ye en samimi saygılarımızı ifade ederiz. Son olarak, Madrid Kraliyet Ulusal Tıp Akademisinin asırlık duvarlarında samimi
şekilde gerçekleştirilen bu “Uluslararası Ozon Terapisi Okulları Toplantısı” girişimi ve
toplantının gerçekleştirilmesi nedeniyle Đspanya Ozon Tedavisinde Tıp Profesyonelleri Topluluğuna (AEPROMO)takdirlerimizi ifade ederiz.
Madrid, 4 Haziran 2010

BU BELGENİN AYRILMAZ PARÇASI OLARAK OZON TEDAVİSİNDE MADRİD
DEKLARASYONUNUN EKİ
İspanya Ozon Tedavisinde Tıp Profesyonelleri Topluluğu’nun (AEPROMO) desteği altında 3 ve 4 Haziran 2010 tarihlerinde Madrid’deki Kraliyet Tıp Akademisinde yapılan “Uluslararası Ozon Tedavisi Okulları Toplantısında” onaylanan öneri
OZONUN KULLANIMININ TERAPÖTİK SINIRLARI
1. TERAPÖTİK GEREKÇE
Ozonun terapötik endikasyonları, ozonun düşük fizyolojik konsantrasyonlarının hücre içerisinde önemli roller oynayabileceği bilgisine dayanmaktadır. Moleküler düzeyde, bu tedaviye ait klinik kanıtları destekleyen farklı etki mekanizmaları gösterilmiştir. Ozonun terapötik, etkili olmayan ve toksik konsantrasyonları bulunmaktadır. 10 veya 5 µg/ml ve hatta daha düşük konsantrasyonlarının genişbir güvenlilik sınırı içerisinde terapötik etkilere sahip olduğu kanıtlanmıştır ve dolayısıyla, günümüzde terapötik konsantrasyonların 5 ila 60 µg/ml arasında sıralandığı kabul edilmektedir. Bu aralık lokal ve sistemik uygulama tekniklerinde geçerlidir. Her uygulama yolunun minimum ve maksimum dozların yanı sıra kontrol edilmesi gereken konsantrasyon ve hacme sahip olduğu vurgulanmalıdır.
Tüm terapötik dozlar etki mekanizmasına göre üç gruba ayrılmaktadır:
a) Düşük dozlar: Bu dozlar immünomodulatuar (bağışıklık sistemini düzenleyici)
etkiye sahiptir ve bağışıklık sistemin etkilendiği yönünde şüphenin yer aldığı
hastalıklarda kullanılmaktadır.
b) Orta düzeydeki dozlar: Bunlar immünomodulatuarlardır ve antioksidan enzim
Savunma Sistemini uyaracaklardır. Bunlar diyabet, ateroskleroz, KOAH, Parkinson
Sendromu, Alzheimer ve senil demans (bunama) benzeri kronik dejeneratif
hastalıklarda en fazla faydayı sağlamaktadır.
c) Yüksek dozlar: Özellikle ülserde veya enfekte yaralarda uygulanmaktadır.
Ayrıca, yağve suya ozon uygulanması için kullanılmaktadır. Yağın ozonlanması
tıbbi jeneratörler ile asla başarılamamaktadır; çünkü yağbuharının yüksek voltaj
borularına difüze olmasının önüne geçilememektedir.Ortaya çıkan sonuç çeşitli
toksik maddelerin üretilmesidir. Ozonun çıkışını kesen bir subaba sahip jeneratörler
bunun istisnasıdır.
2. OZON TEDAVİSİNİN TEMEL İLKELERİ

Herhangi bir ozon tedavisi uygulanmadan önce dikkate alınması gereken üç temel ilke
aşağıda açıklanmaktadır:
a) Öncelikle zarar vermemek: Her şeyden önce, herhangi bir zarar verilmemesi.
b) Dozu kademeli artırmak: Daima düşük dozda başla ve dozu kademeli şekilde artır. Bunun istisnası tersi yönde bir yolun izlendiği enfekte ülserler veya yaralardır
(yüksek konsantrasyonda başla ve hastanın durumundaki iyileşmeye göre azalt).
c) Gerekli konsantrasyonu uygulamak: Tüm ilaçlarda geçerli olduğu gibi, yüksek ozon konsantrasyonları mutlaka daha iyi sonuçlar verecek değildir. Redoks dengesinin bilinmemesi (antioksidanlar/pro-oksidanlar) ve hastanın oksidatif streste olması durumunda, başlangıçta orta veya yüksek doz verilmesi hücresel antioksidan mekanizmalara zarar verebilir ve klinik tabloyu ağırlaştırabilir. Bu nedenle, düşük dozla başlanması ve hastanın vereceği yanıta göre kademeli şekilde artırılması tercih edilen yoldur.

3. ANA UYGULAMA YÖNTEMLERİ

Tıbbi ozon lokal olarak veya parenteral yolla uygulanabilmektedir. Ozonun çeşitli
uygulama yöntemleri tek başına veya sinerjik etki elde etmek için birkaç yöntemin
kombinasyonu halinde tatbik edilebilir.

3.1 ÖNERİLEN UYGULAMA YÖNTEMLERİ

Aşağıda açıklanan uygulama yöntemleri kanıtlanmıştır; çünkü bu sonuçlar yıllara
uzanan deneyim ve araştırmaya dayanmaktadır.
Rusya Ozon Tedavisi Topluluğu tarafından “Ozon Tedavisi El Kitabı”nda (2008)
yayınlanan yönergeleri; Koruyucu Tıpta Ozonun Kullanılması amacıyla Alman Tıp
Derneği tarafından yayınlanan “Tıbbi Ozon Kullanma Rehberi” (2009) kitabını,
Küba Ulusal Bilimsel Araştırma Merkezinin Ozon Araştırmaları Merkezi bilimsel
birimi tarafından “Ozonun Temel Özellikleri ve Klinik Uygulamaları” başlıklı
kitapta yayınlanan yönergeleri (2008); yazarı tarafından bu “Uluslararası
Toplantıya” gönderilen Dr.Velio Bocci’nin“Oksijen-Ozon Tedavisinin Tıpta bir
Geleceği Var mıdır?” (Rv. 2010) başlıklı kitap katkılarını memnuniyetle
karşılıyoruz.
Uygulama Yolları  DÜŞÜK  DÜŞÜK  DÜŞÜK
Kons. µg/ml  Hacim ml.  Dozlar µg
RI*  10
20
100  1000
2000
MAHT*  10
20
50
100
500
2000
MiAHT*  5
10
5  25
50
Uygulama Yolları  ORTA  ORTA  ORTA
Kons. µg/ml  Hacim ml.  Dozlar µg
RI*  20
30
100
150
2000
4500
MAHT*  20
30
50
100
1000
3000
MiAHT*  10
20
5  50
100
Uygulama Yolları  YÜKSEK  YÜKSEK  YÜKSEK
Kons. µg/ml  Hacim ml.  Dozlar µg
RI*  30
60*
a
150
30-50
4500
18000-3000
MAHT*  35
60**
b
50
100
1500
6000
MiAHT*  10
20
5  50
100
* RI: Rektal insuflasyon.
Majör konsantrasyonun, 40 µg/ml, üzerinin enterositlere zarar verebileceğini unutmayın.
*
a
Đstisnai olarak, akut kanama durumunda, yüksek konsantrasyonla başlayın (60 µg/ml / ml ve 50 ml
Vol.) Kanama azaldıktan sonra, konsantrasyonu azaltın.
** MAHT: Majör Otohemoterapi
*** MiAHT: Minör Otohemoterapi
**
b
Genelde 40 µg/ml civarında konsantrasyonların uygulanması tercih edilmesine rağmen, bazı
olgularda güvenli olduğu kanıtlanan ve sitokinleri indükte etme kapasitesidaha yüksek olan 60
µg/ml konsantrasyonuna ulaşan uygulama değerlendirilebilmektedir.
3.1.1 Majör Otohematerapi (MAHT)
Kullanılacak hacim aralığı 50 ml ile 100 ml arasında değişmektedir. Özellikle yaşlılarda
veya dengelenmemişhastalarda hemodinamik bozukluk riskini önlemek için 200 ml’nin
üzerindeki kan hacimlerinden kaçınılmalıdır. Kullanılan perfüzyon seti kalite belgeli
olmalıdır ve asla PVC’den veya ozonla tepkimeye girebilecek diğer maddelerden
üretilmemelidir.
Hemoliz riskinin artışı, 2,3 DPG'nin indirgenmesi ve immünokompetant hücrelerin
aktive olamaması sonucu (nedeniyle) 80 microgr/ml ve üzeri ozon
konsantrasyonlarından kaçınılmalıdır.
Tedavi seanslarının sayısı ve uygulanacak ozon dozu; hastanın genel durumuna, yaşına
ve esas hastalığına bağlı olacaktır. Genel kural olarak, ozon dozu her beşseansta bir
artırılır ve 15 ila 20 seans arasında değişen siklüslerde verilir. Klinik bakışaçısıyla,
hastanın iyileşmesi beşinci ila onuncu seans arasında gerçekleşir ve onikinci seanstan
sonra antioksidan savunma mekanizmasının harekete geçirilmişolduğu düşünülür.
Tedavi Pazartesi gününden Pazar gününe kadar günlükuygulanan bir siklüs içerisinde
verilir ve haftada iki ila üç kez uygulanabilmektedir.
3.1.2  Đntramüsküler (kas içi), paravertebral ve intraartiküler (eklem içi)
enjeksiyon
3.1.2.1 Paravertebral
Omurganın 2 cm lateralinden infiltrasyon yapılır. Đğnelerin dağılımı daima fıtığın 2 cm
altında ve 2 cm üzerinde bilateral ve lateralidir.
Hastanın bünyesi ve/veya tedavi edilecek alan dikkate alınırken 2 ila 4 cm
arasındaki bir derinlik düşünülmelidir (zayıf hastalarda ve dorsal bölgede daha sığ
ve obez hastalarda ve lomber bölgede daha derin).
Tedavi ilk iki haftada haftada iki kez yapılır ve klinik iyileşme başarıldıktan sonra,
tedavi 4 ila 6 hafta arasında bir süre boyunca haftada bir kez ve ardından, 20 seansta
bir siklüs tamamlanana dek her 15 günde bir seansa çıkarılır ve semptomlar
kaybolduktan sonra seanslar kısaltılabilir. Bu prosedür için önerilen iğne büyüklüğü 25
- 30 G x 1½”dir. Bazı olgularda ve uzman ellerde, daha uzun iğneler
kullanılabilmektedir.
Hekimin lumbo-sakral bölgede ve sakro-iliyak eklemler düzeyinde enflamasyonu
tespit etmek için bu alanlar içerisindeki kasları veya bu alandaki tetik noktalarını ve
her şeyin ötesinde paravertebral infiltrasyonlara yeterli yanıt vermeyen disk artrozu
bulunan hastaları yeterli şekilde muayene etmesi önemlidir. Bu noktalar tespitedilirse,
bunlar infiltre edilmelidir.
Konsantrasyon [µg/ml] 10-20
Hacim / ml 5-10
Doz / µg 50-400
3.1.2.2 Herniler (Fıtıklar)
Servikal Herniler
10 ila 20 µg/ml konsantrasyon, 5 ml hacim verilir.
Dorsal Herniler
10 ila 20 µg/ml konsantrasyon, 5 ml hacim verilir.
Lumbar  Herniler
10 ila 20 µg/ml konsantrasyon, 5-10 ml hacim verilir.
3.1.2.3  Đntraartiküler (eklem içi) tedavi
Konsantrasyon: 5-10-20 µg/ml
Eklem büyüklüğünün fonksiyonu olarak hacim:
Parmak: 1-2 ml
Diğer: 5 - 20 ml
3.1.2.4 Disk içi Tedavi
Mobil radyolojik görüntüleme veya floroskopik kontrol ya da BT altında, 2-4 haftada bir
tekrarlanabilmesine rağmen, genel olarak sadece bir kez disk içi infiltrasyon (enjeksiyon)
yapılmalıdır. Hasta sedasyon altında olmalıdır (genel anestezi değil) ve uygulama ile
aynı günde antibiyotik profilaksisi başlanmalıdır.
Lomber diskoliziste, 25-30 ug/ml konsantrasyonunda 5-10 ug/ml oksijen – ozon
karışımı kullanılmaktadır.  Servikal diskoliziste, aynı konsantrasyonda 5 ml kullanılır.
Sadece bir tedaviden sonra etkili olmasına rağmen, ozonla diskoliz tedavisi özel alt
yapı (radyolojik kontrol için), anestezist ve tekniğin uygulanması için deneyimli
personel gerektir. Paravertebral tekniğin daha fazla sayıda seans gerektirdiği gerçeğine
rağmen, eşit derecede etkilidir ve minimum risk seviyesine sahiptir.
3.1.2.5 Peridural tedavi (translaminal)
Peridural boşluk önceden belirlendikten sonra, haftada iki kez peridural boşluğa
infiltrasyon gerçekleştirilir. 20 ug/ml konsantrasyonunda ve 5 ml hacminde oksijen –
ozon konsantrasyonu kullanılır.
Disk içi yönteme göre indirekt yöntem olmasına rağmen disk hernisinin tedavisinde
düşünülmesi gereken alternatifler translaminal peridural yöntem veya sakral hiatus
yoludur çünkü:
•  Bu yöntemle, ne operatör ne de hasta radyasyon riskine maruz
kalmaktadır.
•  Şüpheli disko-radiküler bölge seviyesindeki peridural boşlukta gaz
birikmesinden sonra, bu gaz disk ve hasar görmüşsinir kökü üzerinde etkili
olmaktadır.
•  Uygulanması kolay olup hiçbir nörolojik hasara neden olmaz ve hasta
normal yaşamına daha kısa sürede döner.
•  Daha az malzeme kaynağı ve ekipman gerektirmesi bu tekniği daha
ucuz ve etkili bir yöntem haline getirir.
•  Bir indirekt yöntem olarak paravertebral yönteme kıyasla daha az sayıda
seans gerektirir.
•  Çok sayıda disk hernisi varlığında daha faydalıdır.
•  Başarı oranı % 70’in üzerindedir.
•  Đyileşmek için minimum süre gerektirir.
•  Eşlik eden önemli hastalıkları olan hastalarda uygulanabilmektedir.
Her durumda, yorumu yapılan üç teknik kesin asepsisve sterilite önlemleri
gerektirir ve bilgilendirilmişyazılı olur alınmalıdır.
3.1.3 Ozon Torbası
Lezyonun aşamasına ve gelişimine göre 20-30 dakikalık dönemlerde 60 - 40 - 30 - 20
µg/ml konsantrasyonları kullanılır. Pürülan enfeksiyonlarda sadece 60-70 µg/ml
kullanılabilir. Enfeksiyon kontrol altına alınıp sağlıklı granülasyon dokusu görüldükten
sonra, prosedür konsantrasyonun azaltılmasını ve iyileşmeyi desteklemek için seans
aralıklarının uzatılmasını içerir.
3.1.4 Subkutanöz (deri altı) uygulama
Kullanılacak ozon konsantrasyonu, 30 G iğneyle ve düşük hacimde (1-2 ml) gazla
birlikte, 5 - 10 µg/ml’dir.
Nöropatik ağrının tedavisinde de etkilidir. Asla seans başına 100 ml’nin üzerindeki
hacmin kullanılmaması kaydıyla, selülitte kozmetik amaçlarla da
kullanılabilmektedir.
3.1.5 Ozon Kupa
15 ila 20 dakika arasında değişen tedavi sürelerinde 15 ila 60 µg/ml arasındaki
konsantrasyonlar kullanılmaktadır.
3.1.6 Fistüllerde insüflasyon
Uygulayıcı daima önce solunum yolu ile herhangi birtemasın/irtibatın olmadığından
emin olmalıdır. Örnek olarak, kutanöz, perianal ve cerrahi fistüllerde olmak üzere,
basınçta oluşabilecek tehlikeli veya ağrılı artışları önlemek için kapalı boşluk
içerisinde bloke veya kistik tarzda gaz birikimininoluşabileceğinin hatırda tutulması
önemlidir.
3.1.7 Oftalmolojik
Oftalmolojik olgularda (keratit, korneal ülserler, konjunktivit ve göz yanıkları), göz
çevresine göre ayarlanmışözel bir gözlük ataşmanı kullanılmaktadır. Öncesinde
anestezik göz damlaları uygulanır ve 5 dakikada 20 ile 30 µg/ml arasında ozon
konsantrasyonu verilir. Haftada iki ila üç uygulama, 35 µg/ml konsantrasyonunda ve 1-2 ml hacmindeki subkonjunktival ozon uygulamasıyla birleştirilebilmektedir.
3.1.8 Vajinal insüflasyon
10 dakika süreyle 0.1 ila 0.2 L/dakika sürekli akışhızında 1000-2000 ml hacminde ve
20-40 µg/ml konsantrasyonunda ozon kullanılır. Öncesinde,vajen önceden ozonlu
suyla yıkanmalıdır. Bu uygulama için, bir ozon yıkıcı (destruktör) cihaz gerekmektedir.
3.1.9 Vezikoüretral insüflasyon
Tedavi edilecek olguya göre, mesane veya üretra içerisinde 50 ile 100 ml arasında ozon
verin. Önerilen konsantrasyonlar 10-15-20 ile 25 µg/ml arasındadır (kademeli şekilde
artırılır). Tedavi ozonlu suyla yapılan bir ön irigasyon prosedürüyle
birleştirilebilmektedir.
3.1.10 Otik (kulağa) uygulama
Dışkulak nemlendirilir ve ardından, bir ozon yıkıcı cihaza sahip bir şırıngayla veya
özel bir kulaklıkla insüflasyon gerçekleştirilir. Kulak zarının sağlam olduğunu kontrol
edin. 5 dakika sürede 20-30 µg/ml arasındaki konsantrasyonlar kullanılmaktadır.
3.1.11  Đntratonsiler yol
Tıbbi ozon enjeksiyonu gerçekleştirilirken nefeslerini tutmaları (apne) istendiğinde aktif
şekilde işbirliği yapabilmeleri koşuluyla, 12 yaşından büyük hastalarda güvenli bir
yoldur. Her iki bademciğin ön ve arka desteğini infiltre etmek için uygulama noktası
başına 2.5 ml hacim ve 15-20 µg/ml konsantrasyon kullanılır. Dört ila beşseans
gerekmektedir.
3.1.12 Tetik noktalarında ve akupunkturda ozon mikr o-dozları
Genel kural olarak, tetik noktaları kaslarda ve sıklıkla derinde bulunmaktadır ve
dolayısıyla, uygulama kas içi olmalıdır ve uygulanacak hacim anatomik bölgeye göre
5-10 ml arasında iken konsantrasyon 10 ile 20 mcg/ml arasındadır.
Akupunktur noktaları veya refleksoloji alanlarında,uygulama deri içidir ve 30 µg/ml’nin
altındaki konsantrasyonlarda ve 0.1 ile 0.3 ml arasındaki (maksimum 1 ml) hacimde O2-O3
karışımı uygulanmaktadır.
3.1.13 Su, yağve ozonlanmışkremlerle topikal uygulama
Yaralarda,  ülserlere  ve  çeşitli  enfekte  lezyonlara  farklı  konsantrasyonlarda
uygulanmaktadır:  başarılması  amaçlanan  sonuca  (dezenfeksiyon,  rejenerasyon)  ve
uygulanacak doku türüne göre yüksek, orta ve düşük doz verilir.
3.1.14 Ozonlanmı ş Salin (Serum Fizyolojik) Çözeltisi
Gazın  bu  fazında  kullanılan  ozon  konsantrasyonu  aralığı  (ozon  ekipmanından)  500
mcg/l ila 5000 mcg/l’dir.
Ozonizasyon, hastanın kilosuna göre hesaplanır ve oldukça düşük konsantrasyonlarda
gerçekleştirilir. Kullanılan formül hasta kilosu başına 25 mcg’dir. Örneğin: hasta 80 kg
ağırlığında ise, aşağıdaki şekilde hesaplanır: 80 x 25 = 2000 mcg (2 mcg/ml veya 2
mg/L).
Bu rakam ekipman tarafından oluşturulan oldukça düşük konsantrasyona karşılık
gelmektedir ve 2,0 mcg/ml’ye ulaşmamaktadır.  Bu yöntem çerçevesinde, ozon
ekipmanı tarafından üretilen 3,000 mcg/L’nin üzerindeki konsantrasyonlar asla
kullanılmamaktadır.
Prosedür aşağıdakilerden oluşmaktadır:
•  10 dakika süreyle % 0.9 luk 200 ml salin çözeltisinde kabarcık oluşturmak
(sıvı içinden ozon gazı geçirmek), bu süre 20 µg/ml konsantrasyonundan 200
µg/ml konsantrasyonuna kadar uzanan yeterli çözelti satürasyonunu elde etmek
için gerekli süredir.
•  Ardından, 25-30 dakika boyunca hastaya bir serum setiyle bu çözeltinin
transfüzyonuna başlamak, çözeltideki konsantrasyonu korumak için şişede
sürekli ozon kabarcıklarının oluşması sağlanır.
•  Kabarcık oluşturma sürecini ve transfüzyonu 150 ml’de kesmek ve güvenlik
sınırı olarak 50 ml çözeltiyi şişede bırakmak.
•  Günümüzde, transfüzyon sırasında kabarcık oluşumunu sürdürmeksizin
çözeltideki ozon konsantrasyonunu koruyan bir ozon ekipmanı
bulunmaktadır.
3.1.15 Rektal insüflasyonda pediyatrik dozlar
Sadece rektal yolla yapılan sistemik uygulamadır.
•  Kullanılacak konsantrasyonlar hastanın oksidatif stres evresine ve tedavi
edilecek patolojiye bağlıdır.
•  Uygulanacak hacim hastanın yaşına bağlıdır.
•  Rektal insüflasyonu uygulamak için, anal sfinkterin1-2 cm içerisine bir kateter
sokulur.
3.1.15.1 Oksidatif stresin başlangıç değeri Evre “0” veya “1” olan hastalar için
doz (Hafif Olgular)
Tedavi Haftası  Konsantrasyon
O3
(µg/ml)
Birinci  20
Đkinci  25
Üçüncü  30
Dördüncü  35
3.1.15.2 Oksidatif stresin başlangıç değeri Evre “2” veya “3” olan hastalar için
doz (Orta Şiddette Olgular)
Tedavi Haftası  Konsantrasyon
O3
(µg/ml)
Birinci  15
Đkinci  20
Üçüncü  25
Dördüncü  30
3.1.15.3 Oksidatif stresin başlangıç değeri Evre “4” olan hastalar için doz
(Şiddetli Olgular)
Tedavi Haftası  Konsantrasyon
O3
(µg/ml)
Birinci  10
Đkinci  15
Üçüncü  20
Dördüncü  25
3.1.15.4 Hastanın ya ş ına göre uygulanacak hacimler
Hastanın Yaşı  Uygulanacak
Hacim
28 gün – 11 ay  15 – 20 cc
1 – 3 yaş 20 – 35 cc  3 – 10 yaş 40 – 75 cc
10 – 15 yaş 75 – 120 cc
Doz her beşseansta bir değiştirilir. Đlk yıl içerisinde her üç ayda bir 15-20 seanstan
oluşan siklüsler endikedir. Daha sonra, ikinci yılda siklüslerin sıklığını belirlemek için
hasta değerlendirilecektir.
3.1.16 Rektal insüflasyon ve majör otohemoterapi uy gulamalarına giren hastalıklar
3.1.16.1 DÜŞÜK DOZ ARALIĞI
•  Biyolojik rejenerasyon
•  Gut
•  Fibromiyalji
3.1.16.2 DÜŞÜK-ORTA DOZ ARALIĞI
•  Kronik böbrek hastalığı
•  Kanser
•  Nefropatiler
3.1.16.3 ORTA DOZ ARALIĞI
•  Nörovejetatif hastalıklar: Alzheimer, parkinson, demans sendromları.
•  Pulmoner hastalıklar: Amfizem, KOAH, akut respiratuar stres sendromu.
•  Oftalmolojik hastalıklar: Retinosis pigmentarias, katarak, glokom, yaşa bağlı
maküler dejenerasyon.
•   Hematolojik hastalıklar: Talasemi B, orak hücreli anemi.
•   Vasküler hastalıklar: Hipertansiyon, venöz yetmezlik, periferal arteriyel hastalık,
CVA, kardiyak iskemi, venöz staz.
3.1.16.4  ORTA-YÜKSEK DOZ ARALIĞI
•  Viral Hastalıklar:  Herpes simplex, herpes zoster, AIDS, hepatit A, B, C,
papilloma human virus.
•  Diyabet
•  Serebral palsi
•  Dermatolojik hastalıklar
•  Ortopedik hastalıklar
•  Giardiazis
•  Candidiazis ve kriptosproidiyozis
•  Alerjik hastalıklar
•  Kronik yorgunluk sendromu
•  Lupus Eritematozus
•  Sistemik Romatoid artirt
•  Crohn hastalığı
•  Đntestinal Enflamatuar Hastalık
•  HIV/AIDS
•  Multipl skleroz
3.2 GÜVENLĐOLMAMASI NEDENĐYLE ÖNERĐLMEYEN
UYGULAMA YOLLARI
3.2.1 Ozonun direkt venöz uygulaması
Yavaşinfüzyon pompasıyla 20 ml hacminde kullanılmasındadahi meydana gelebilen
hava embolizmi riski nedeniyle uygulanmaması kesin olarak önerilir. Bu riskler inme gibi
ciddi komplikasyonlardan koltuk altı bölgesinde kabarcık hissi gibi basit belirtilerden
öksürük, retrosternal ağırlık hissi ve başdönmesi ile görmede değişiklik (ambiopli) ve
serebral iskemi bulgularının (uzuvların parezisi) eşlik ettiği hipotansiyon krizi ve ölüm
olarak sıralanmaktadır.
Ayrıca,  majör  otohemoterapi,  minör  otohemoterapi  ve rektal  insüflasyon  gibi
güvenli,  test  edilmiş ve  etkili  olan  yöntemler  varken  hastayı  ve  tedaviy i  riske
atmanın makul bir gerekçesi yoktur.
3.2.2 Vitaminler ve ozon
Ozonla yapılan tedavi sırasında, Vitamin C ve Vitamin E içeren tüm antioksidan
takviyelerinin bırakılması gereklidir. Kanda bu bileşiklerin yüksek konsantrasyonlarda
bulunması bir oksidan madde olan ozonun etkinliğini ve dolayısıyla tedavinin seyrini
etkiler. Hastaya bu vitaminlerden zengin gıdaları çok miktarda tüketmemesi
söylenmelidir. Sonuç olarak, vitaminler veya antioksidanlar ozon tedavisinden
önce veya sonra verilmelidir ve asla tedavi sırasında verilmemelidir.
3.3 HAYVAN ÇALIŞMALARINDA DENEY FAZINDA
UYGULAMA
Periton içi
Bu yol, çeşitli tümör hücresi serilerinin implante edildiği hayvanlarda hala bilimsel
deney aşamasında olup ozonun kemoterapinin olumsuz etkilereneden olmaksızın
tümör hücrelerine karşı kullanılan birçok sitostatik maddeden daha sitotoksik olduğu
belirlenmiştir. Bu konuda yapılan araştırma Marburg Üniversitesi Philipps Veterinerlik
Hizmetleri ve Laboratuar Hayvanları Tıbbı merkezinde (Almanya) Veterinerlik
Profesörü Siegfried Schulz tarafından gerçekleştirilmektedir.
Hayvanlarda yapılan araştırmaların sürdürülmesi teşvik edilmektedir. Đnsanlarda
kanser tedavisine yönelik deneysel çalışmalar henüz ikna edici veriler sağlamamıştır.
Đnsanlarda,  periton  boşluğuna  sabitlenen  bir  silikon  kateterle  10  ila  20  µg/m l
arasındaki bir konsantrasyon ve 200-300 ml arasındaki bir hacimde ozonlanmışsuyla
peritonun yıkanması suretiyle peritonitin tedavisinde kullanılmaktadır.
3.4 YASAKLANAN UYGULAMA YOLU
Solunum yolu (inhalasyon)
Yüksek düzeyde toksik olması nedeniyle solunum yoluyla uygulanması mutlak surette
yasaklanmıştır. Akciğerin anatomik ve biyokimyasal özellikleri ozonun verdiği
oksidatif hasara karşı bu organı son derece hassas kılmaktadır.
3.5 TAM FĐKĐR BĐRLĐĞĐSAĞLANAMAMIŞUYGULAMA
YOLU
OzonlanmışSalin Çözeltisi
Ukrayna ve Rusya’daki okullar bunu ozonun sistemik uygulamasının diğer bir şekli
olarak kullanmaktadır ve uygulama iki ülkede oldukça yaygındır. 1992 ile 2009 yılları
arasında Rusya’da yapılan sekiz Pratik Bilimsel Konferansta sunulan bilimsel
araştırmaların sonuçlarıyla etkililiği kanıtlanmıştır.
Bununla beraber, bazı okullarda bu metodoloji için hala tam fikir birliğine
varılamamıştır ve bu yöntemin kullanılıp kullanılmaması doktorların kendi
kriterlerine bırakılmıştır.
3.6 MUTLAK GEREKLĐLĐKLER
Açıklanan uygulama yolları prosedürün uygulanması için teknik açıdan kalifiye
personelin yanı sıra yazılı bilgilendirilmişolur alınmasını ve asepsis ve sterilite
önlemlerinin kesin şekilde izlenmesini gerektirmektedir.
Diğer tıbbi uygulamalarda olduğu gibi, ozon tedavisinde kullanılan ve hastaya ait
doku veya sıvılarla temas eden her tür malzeme ya tek kullanımlık olmalıdır ya da her
kullanımdan sonra sterilize edilmelidir (örneğin cerrahi ekipman) ve ozon
uygulanmadan önce ekipman <20 antimikrobiyal="" br="" filtreden="" ge="" irilmelidir.="" m="" ril="" ste="">4. OZON TEDAVİSİNE DAHA UYGUN OLAN PATOLOJİLER
Ozon tedavisine duyarlı hastalıklar kanıtlanmışve elde edilmişterapötik başarı
evresine göre üç kategoride sınıflandırılabilir.
4.1 Birinci kategorideki hastalıklar
Aşağıdakiler yer almaktadır:
a) Osteomiyelit, plevral amfizem, fistülün eşlik ettiği abseler, enfekte yaralar, bası
yaraları, kronik ülserler, diyabetik ayak ve yanıklar.
b) Đ lerlemi ş iskemik hastalıklar.
c) Ortodoks oftamolojisi hiçbir önemli tedavi vermediğinden yaşa bağlı maküler
dejenerasyon (atrofik form).
d) Ortopedik hastalıklar ve lokal osteoartrit.
e)Kronik yorgunluk sendromu ve fibromiyalji.
f) Dental yaralanma – özellikle çocuklarda primer karsinojenik lezyonlarla ilişkili.
g) Stomotolojide Ağız boşluğundaki kronik ve tekrarlayan enfeksiyonlar için.
h) Özellikle antibiyotiklere ve kimyasal tedavilere dirençli bakterilerin, virüslerin mantarların
neden oldukları olmak üzere akut ve kronik enfeksiy öz hastalıklar (hepatit, HIV-AIDS, herpes
ve herpes zoster enfeksiyonu, papillomavirus enfeksiyonları, onikomikozis ve
kandidiyazis, giardiyazis ve kriptosporidiyozis). Bartolinit ve vajinal kandidiyazis.
Ozon tedavisi bu hastalıkların tedavisine faydalı destek sağlamasına rağmen, ne
ozonun ne de H
2O2
’nin dâhil olduğu metabolitlerinin antiseptik doku
konsantrasyonuna ulaşmadığının altının çizilmesi önemlidir; çünkü serbest
patojenler plazma antioksidanları tarafından korunmaktadır ve hücre içi virüslere
ozonun erişmesi mümkün değildir.
Bu patolojilerde, ozon tedavisi olguya göre ya tek başına kullanılmaktadır ya da
özgün tedaviye destek olarak kullanılmaktadır ki buhaliye yüksek tedavi başarısı
olan bir ilaç/ tedavi özelliği taşımaktadır.
4.2  Đkinci kategorideki hastalıklar
Bunlar aşağıdakileri içermektedir:
a) Kansere bağlı yorgunluk. Ortodoks tedavileriyle bağlantılı ozon tedavisi sonuçları
hızlandırabilmekte ve iyileştirebilmektedir. Bununla birlikte, ozon tedavisininkanser
üzerindeki terapötik etkisi henüz gösterilememiştir. Bu patolojilerin tamamında, ozon
tedavisi geleneksel tedaviyle entegre edilmektedir ve kullanıma yönelik kanıtlar
bulunmaktadır; ancak kesin (hassas) çalışmalara ihtiyaç duyulmaktadır.
b) Astım.
4.3 Üçüncü kategorideki hastalıklar
Aşağıdaki hastalıkları içermektedir:
a) Otoimmün hastalıklar (multipl skleroz, romatoid artrit, Crohn hastalığı)
b) Senil demans (yaşlılığa bağlı bunama)
c) Akciğer hastalıkları: amfizem, kronik obstrüktif pulmoner hastalık, idiyopatik
pulmoner fibrozis ve akut respiratuar stres sendromu.
d) Deri hastalıkları: Psöriyazis (Sedef) ve atopik dermatit.
e)Kanser metastazı
f) Ağır sepsis ve çoklu organ yetersizliği.
Bu olgularda, Ortodoks tedavilerinin en azından kuram zeminde ozon tedavisiyle
kombine edilmesinin faydalı olabileceğini göstermektedir ancak gerçek klinik kanıt
bulunmamaktadır.
Anekdot niteliğindeki kanıtlar, tedavi etkinliğinin bulunduğunu ileri sürmektedir;
ancak birçok olguda çeşitli türlerdeki tedavi yaklaşımlarıyla etkililik başarılmıştır ve
bu nedenle, sonuçlar güvenli değildir. Bazı çalışmalarda, ozon tedavisinin diğer bir
tedaviyle birleştirilmesi değerlendirilmiştir ve ozon tedavisinin kompleman
(bütünleyici) olarak etki ettiği sonucuna varılmıştır.
5. TEDAVİNİN GENEL ZEMİNİ
Tüm hastalar ozon tedavisinin ürettiği zayıf ancak kontrollü oksidatif strese eşit şekilde
yanıt vermemektedir. Bu nedenle, doz ayarlamasına izin verecek oksidatif strese yönelik
bir klinik tanı yöntemi bulunana dek, gereksiz risklerden kaçınmak için ozon tedavisi
düşük dozla başlayıp kademeli şekilde artırılarak daima kademeli ve ilerleyici tarzda
uygulanmalıdır.
Malon-aldehit, katalaz, süperoksit dismutaz, glutatyon peroksidaz ve kullanımdaki
total antioksidan aktivite indikatörleri kullanılarak hastadaki oksidatif stres evresinin
ölçülmesi ve sınıflandırılması önerilir.
Hastanın oksidatif stres derecesini kabul edilmişyöntemlerden biriyle ölçmek mümkün
değilse, hekimin hastanın klinik durumuna göre hastanın o anda tedaviyi almaya uygun
olup olmadığını veya önce beslenme durumunu iyileştirmenin gerekli olup olmadığını
değerlendirmesi son derece önemlidir.
Diğer tıbbi tedavilerde olduğu gibi, hastalar üç türe ayrılabilmektedir,
normal yanıt verenler, aşırı yanıt verenler ve düşük yanıt verenler.
Hastanın bünyesine ve hastalığın kendini gösterdiği özelliklere bağlı olarak kontrol
edilemeyen etmenler bulunmaktadır.
Ozon terapisi bir “tıbbi harekettir” ve tıp personeli tarafından ve bilimsel özen
çerçevesinde uygulanmalıdır, düşük sıklıkta olsa da minimum aksi etkiye neden
olabilmektedir. Bu nedenle, otoriteler tarafından ozon tedavisinin yasal zemine
oturtulmasının aşağıdaki gereklilikleri içermesi gerektiğini ve bunun yapılamadığı
olgularda, tedaviyi ozon terapistlerinin gerçekleştirmesi gerektiğini düşünüyoruz,
Ozon tedavisinin uygulandığı tıp merkezleri bu tedavinin gerçekleştirilmesi için
zorunlu alt yapı onayı almalıdır ve aşağıdaki gerekliliklere riayet etmelidir:
5.1  Ozon tedavisi konusunda eğitimli ve deneyimli bir nitelikli doktora sahip
olmak; bu kişi tedavinin yönetiminden sorumlu olacaktır.
5.2  Ozon tedavisini üretmek ve uygulamak için uygun ekipman kullanılmalıdır.
Đlgili otoritelerden gerekli yetkiler alınmalıdır. Avrupa Topluluğu söz konusu
olduğunda, CE işareti taşımalıdır. Yanlışuygulamalardan veya konsantrasyonlardan
kaçınmak için ozon üretecek ekipman üreticinin önerilerine göre düzenli aralıklarla
kalibre edilmeli veya gözden geçirilmelidir.
5.3  Yetkili bir şirketin sağladığı tıbbi oksijeni kullanmak.
5.4 Tedavinin kalitesini garantilemek amacıyla seçilen uygulama yoluna göre çeşitli
ve  uygun  protokolleri  uygulamak.  Protokoller  bilimsel  ozon  tedavisi  toplulukları
tarafından uygun şekilde onaylanmalı ve tanınmalıdır.
5.5  Protokoller yazılı bir bilgilendirme onayı almak için, hasta ve ozon tedavisini
uygulamaktan sorumlu hekim tarafından imzalanmalıdır ve bir nüshası hastanın
klinik öyküsü içerisinde bulunmalıdır.
5.6  Uygun havalandırma sistemine sahip olmak.
5.7  Yaşamı kurtaran ilaçlar, ventilasyon destek ekipmanı veya bir Ambu balonuna
sahip olmak.
5.8  Disk arasına ozon uygulaması bir hastane merkezindeki cerrahi odasında
veya majör cerrahi ambulatuar biriminde gerçekleştirilmelidir.
5.9  Terapötik başarının anahtarı; bilimsel hazırlık ve ozon terapistinin tekniğini,
uygulanan yöntemi, ozonun kalitesini, iyi klinik uygulamaların izlenmesini içeren
çeşitli kontrol edilebilir etmenlere bağlıdır. Kontrol edilemeyen etmenler hastanın
bünyesine ve hastalığın mevcut durumuna bağlıdır.
Madrid, 4 Haziran 2010
4 Haziran 2010’da “Ozon Terapisi Madrid Deklarasyonunu”
imzalayan Ozon Tedavisi Toplulukları ve Federasyonları
1.  Almanya Önleme ve Tedavide Ozonun Kullanılması Tıp Topluluğu. Genel
Sekreter: Dr. Renate Viebahn-Haensler.
2.  Asya - Avrupa Ozon Terapistleri Birliği. Kural Başkanı: Dr. Sci. Eugeni
I. Nazarov.
3.  Avrupa Tıbbi Ozon Toplulukları Đşbirliği. Genel Sekreter: Dr.
Renate Viebahn-Haensler.
4.  Bilimsel Romanya Ozon Terapisi Topluluğu. Başkan: Dr. Tiron Stefan.
5.  Đnter - Amerika Oksijen Ozon Terapisi Topluluğu. Başkan: Dr. Ana
Elizabeth Rieck.
6.  Đspanya Ozon Terapisinde Tıbbi Profesyoneller Topluluğu
(AEPROMO). Başkan: Dr. Adriana Schwartz.
7.  Meksika Ozon Terapisi Topluluğu. Başkan: Dr. Froylán Alvarado
Güémez.
8.  Rusya Ozon Terapisi Topluluğu. Başkan: Profesör Sergey Peretyagin.
9.  Uluslar arası Medikal Ozon Federasyonu (IMEOF). Başkan: Dr.
Adriana Schwartz.
10. Ukrayna Ozon Terapisi Topluluğu. Başkan:  Dr. Sci. Eugeni I. Nazarov.
Haziran 2010’dan sonra “Ozon Terapisi Madrid
Deklarasyonunu” imzalayan Ozon Tedavisi Toplulukları ve
Federasyonları
11. Belarus Ozon Terapistleri Derneği. Başkan: Dr. Gennady Mitelsky
12. Brezilya Ozonterapi Derneği (ABOZ).  Başkan: Dr. Ana Cristina Barreira.
13. Dominik Ozon Terapisi Topluluğu. Başkan: Dr. Antonio Contreras Berroa
14. Ekvador Ozon Terapisi Topluluğu. Başkan: Dr. Danilo Ruiz Reyes.
15. Ermenistan Ozon Terapistleri Derneği. Başkan: Dr. Vladimir Talakvadze
16.  Đtalyan Ozon Tedavi Federasyonu. Sekreter: Professor Matteo Bonetti
17. Japon Oksidatif Tıp Topluluğu. Başkan: Dr. Takeo Watarai.
18. Litvanya Ozon Terapistleri Derneği. Başkan: Dr. Valentin Zhurbenko
19.  Mısır  Ozonterapi  ve  Tamamlayıcı  Tedaviler  Gelişimi   Tıbbi  Derneği.
Başkan: Prof. Nabil Mawsouf.
20. Moldovya Ozon Terapistleri Derneği. Başkan: Dr. Aleksandr Bulat.
21.  Oksijen  –  Ozon  Tedavisi  Dünya  Federasyonu.  Sekreter:  Professor  Matteo
Bonetti.
22. Türkiye Tıbbi Ozon Terapisi Derneği. Başkan: Dr. Murat Bas.
23. Venezuella ozon Terapisi Topluluğu. Başkan: Dr. Sergio Viti Paganelli
Madrid, 16 Nisan 2011

Mevcut yazılı metin bilgilendirme amaçlıdır. Bilimsel verilerden elde edilmiş bilgilerdir. Konu hakkında uzman kişiler tarafından yönlendirilmeniz ve tedaviye yönelik işlemleri bir hekim kontrolünde uygulamanız veya uygulatmanız önerilir. Ankara ozon , ozon ankara , alternatif kanser tedavisi , dmso , integratif tıp , akupunktur , ankara ozon , ozon ankara , ankara ozon tedavisi , ozon tedavisi , ozon terapisi , ozon tedavisi ankara , ankara ozon , ozon ankara , ankara ozon tedavisi , ozon tedavisi , ozon terapisi , ozon tedavisi ankara , ankara ozon , ozon ankara , ankara ozon tedavisi , ozon tedavisi , ozon terapisi , ozon tedavisi ankara , ankara ozon , ozon ankara , ankara ozon tedavisi , ozon tedavisi , ozon terapisi , ozon tedavisi ankara ,